“Ramazan’ın gülleri, şak şak öter bülbülleri…”

Bunların adı Ramazan Gülü.

Başka şehirlerde var mı bilmiyorum ama Adana’da Ramazan’ın başında piyasaya çıkar, sonrasında 11 ay ortadan kaybolur.

Tablacılar, “Ramazan’ın gülleri, şak şak öter bülbülleri…” diye bağırarak satar… Dükkânda, markette pek rastlamadım. Varsa da ben bilmiyorum.

Çocukken oruç tutardım. Çarşıya pazara gittiğimde, her yerde karşıma çıkar ve müthiş canım ister ama oruç olduğum için alıp yiyemezdim. Bir yerim şişmesin diye annem babam alır, “İftarda yersin,” deyip verirlerdi elime ama o zaman da hiç tadı olmazdı. Güzel olan, tablacıdan alıp o an yiyebilmekti. Sokakta satılan yiyecekleri evde yemenin hiçbir tadı, zevki olmuyordu.

Ramazan bitince oruç da bitiyor, istediğimiz her şeyi, istediğimiz zaman yiyip içebiliyorduk ama o zaman da Ramazan Gülü piyasadan kalkıyordu.

Böyle zamanlarda sövmüşlüğüm ve ardından da “Orucuma bir şey olmuş mudur acaba?” diye dertlenmişliğim çoktur.

Geçen gün yürürken rastladım tablacıya, Ramazan Gülü satıyordu. İzin istedim, bu fotoğrafı çektim. Çocukluğumu hatırladım.

Diyeceksiniz “Niye?”, işte ele.